|
| 1. | (Ey Rasûlüm), senin saadetin için, göğsünü (hikmetle doldurub) genişletmedik mi? |
| 2. | Senden (peygamberliğin ağır) yükünü hafifletib kaldırmadık mı? |
| 3. | Öyle ki, (o yük) sırtını çatırdatıb bükmüştü. |
| 4. | Senin şanını, (ismin ezan ve ikametlerde okunmakla) yükseltmedik mi? |
| 5. | Demek ki, zorlukla beraber bir kolay var. |
| 6. | Evet muhakkak güçlükle beraber bir kolaylık var... |
| 7. | O halde, (memur bulunduğun bir işi bitirib) boşaldın mı, (yine başka bir iş ve ibadet için) kalk yorul; |
| 8. | Ve yalnız Rabbine rağbet edip (O’ndan) iste... |